TEKNİKER KİMLİĞİMİZİ ANLAMAK

Tekniker, T.C. Üniversitelerine bağlı Meslek Yüksek Okullarından mezun olmuş meslek elamanı olup, mesleğinde ana elemandır. Bizler, T.C. Üniversitelerine bağlı eğitim ve öğretim veren Meslek Yüksek Okullarından mezun Teknikerler olarak ilk olarak elde etmiş olduğumuz bu ünvanımızı bu kimliğimizi iyi anlamalıyız ki gerek kamuoyuna gerekse  çalışma hayatında ilgililere doğru ve tam anlatabilelim. Gerek gelişmiş ülkelerde gerekse de ülkemizde teknik ve meslek eğitimin önemi günümüz şartlarına daha iyi bilinmekte ve anlaşılmaktadır. Tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de teknik ve meslek eğitimin daha çok yaygınlaşması ve daha iyi anlaşılması için milyon dolarlar harcanmaktadır. Ülkemizin ve ailelerimizin bize bu eğitimi almamız için harcamış olduğu paraları ve bizlerinde bu eğitimi almak için verdiğimiz emeğe ve zamana saygı için almış olduğumuz bu eğitimin önemini anlamalı, bilgi ve deneyimlerimizi gerek ülke kalkınması için gerekse insanlarımızın refaha ulaşması için kullanarak ülkemizi hak etmiş olduğu kalkınmış ve gelişmiş ülkeler arasına koymalıyız.

Düşünün ki , bir ülkede mesleki ve teknik eğitim almış insanlar olmasın yada bir çok insanımız dört yıllık fakülte mezunu (Mühendis, Mimar yada Doktor) olsun o zaman bu ünvanlara sahip kişilerin çalışacağı sektörlerler de ve yaptıkları işlerde başarı elde edilebilir mi? Elbetteki hayır olamazlar. Nedeni de elbette her işte bir yön gösteren veya işi projelendiren olacaktır ama önemli olan bu yönlendirme ve projelendirme safhasından sonra bunu anlayacak ve bu işleri kendi elleri ile yapacak olan vasıflı veya vasıfsız işçilere onların anlayacağı dilde anlatarak bu işleri yaptıracak meslek elamanı yani biz Teknikerlerin olması gerekmektedir. Hiçbir işte ve hiçbir zaman bir binanın yapımında bir mühendis yeterli olmayacaktır. Muhakkak mühendisin projelendirdiği yada bilgi vererek yaptıracağı işleri yapacak işçiler olmalı ve de daha da önemlisi mühendisin projelendirdiği proje ve hesapları bu işçilere yaptıracak ve hem proje dilinden anlayan hem de uygulamayı yakından görmüş birisi olan biz Teknikerlere ihtiyaç duyacaklardır. Biz Teknikerlerin almış olduğu mesleki eğitimin önemi bu örnek ile çok iyi anlaşılmaktadır. Teknikerlik eğitiminde hem teorik bilgi hem de uygulama bilgisi verildiğinden  tüm inşaat işlerinde yada Teknikerlerin görev alacağı diğer sağlık, ziraat veya idari işlerde anahtar ve en çok aranan eleman olarak görev yapacaktır.

Son yıllarda maalesef Teknikerlik eğitiminde olumsuz gelişmeler ve yanlış uygulamalar olmuştur. Birincisi M.Y.O.‘larına geçişin sınavsız olarak yapılması ve hemen hemen her ilçede kurulan sayısı şimdiden 550 rakamına ulaşan M.Y.O.’ları yüzünden verilen eğitim kalitesinin düşmesine sebep olmuştur. (En başından beri yanlış bir uygulama olan sınavsız geçiş uygulaması 2009 yılı itibarıyla kaldırılmıştır.) İkincisi 2000 yılına kadar M.Y.O. mezunlarının lisans tamamlamak için aldıkları diploma ve başarı puanları ile kendilerinin Üniversitelere başvurarak onların uyguladığı sınavlara girmesinden dolayı doğan haksız ve yanlış bir uygulamanın Türkiye geneli bir sınav ile (Dikey Geçiş Sınavı) lisans tamamlamaya devam hakkının tanınmasıdır. Lakin M.Y.O.’larında eğitim almak için okuyan öğrencilerin bu okulları sadece D.G.S. sınavına girme şartları arasında olan M.Y.O. mezunu olma şartını yerine getirmek ve bu okulları sadece bir basamak olarak görmelerinden dolayı mezun öğrencilerin Teknikerlik ünvanını bilmeden ve anlamaya çalışmadan mezun olmalarına ve D.G.S. sınavı ile lisans tamamlama hakkının çok kısıtlı sayıda öğrenciye tanınmasından ve de kendilerine aldıkları eğitim seviyesi karşılığında Görev, Yetki ve Sorunlulukları tanımlanmadığı için öğrenciler eğitim sonrası büyük hüsran ve isyankarlığa sürüklenmektedirler. Bu olumsuz iki gelişmeyi sonlandırmak ve eğitimimizin karşılığı olan haklarımız alabilmek, mesleki birliğimize kavuşabilmek için hep birlikte çalışmalıyız.

Biz Teknikerler çalışma hayatında zincirin çok önemli bir halkası olduğumuzu ve bizler olmaz isek işlerin istenildiği gibi yeterli derecede emniyetli, standartlara uygun olmayacağını bilmeli ve almış olduğumuz mesleki eğitimimizi de sürekli geliştirmemiz gerektiğini düşünerek mesleğimize ve Tekniker kimliğimize sahip çıkmalıyız.


Not: 20.02.2014  tarihinde habertekniker.com web adresinde yayınlanmıştır. Makale sahibinden izinsiz ve adres-yazar ismi belirtilmeden hiç bir yerde yazılamaz.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİMİN ÜLKEMİZDEKİ ÖNEMİ

PROJE YÖNETİMİ

BALIK TUTMAYI ÖĞRENMEK